Bugünün askerlik uygulamasını tartışabilmek için, en azından yeniçeri uygulamasının sonlandırıldığı ve ilk düzenli ordunun teşkil edildiği 1826 yılına kadar olan uygulamaların bilinmesi gerekmektedir. 1826’dan günümüze askere alma konusundaki düzenlemeler ve askerlik süreleri aşağıda verilmiştir.78 ASKERİ TEŞKİLAT / KANUNİ DÜZENLEME ADI | YÜRÜRLÜK/ DEĞİŞİKLİK TARİHİ | MUVAZZAF ASKERLİK SÜRESİ | |
Asakir-i Mansure-i Muhammediye | 1826 | Bilinen Belirli Bir Askerlik Süresi Yok | |
Redif-i Asakir-i Mansure-i Muhammediye /Redif Nizamnamesi | 1834 | Bilinen Belirli Bir Askerlik Süresi Yok | |
Tenkisat-ı Celile-i Askeriye Fermanı | 08 Eylül 1843 | 5 Yıl | |
Kanunname-i Askeri (Kur’a Kanunu) | 1846 | ||
Kuvve-i Umumiye-i Askeriye Nizamnamesi | 18 Ağustos 1869 | 4 Yıl | |
Asakir-i Şahanenin Tertibat-ı Müteyemmene-İcedideye Tevfikan Suret-i Ahzini Mübeyyin Kanunname-i Hümayün | 25 Ekim 1886 | Bahriye 8 Yıl Diğerleri 6 Yıl | |
21 MART 1911 | 3 YIL | ||
296 Sayılı Mükellefiyet-i Askeriye Kanun-u Muvakkatı | 12 Mayıs 1914 | Bahriye 3 Yıl - Diğerleri 2 Yıl | |
15 OCAK 1924 | Jandarma 3 Yıl - Bahriye 5 Yıl Diğerleri 1,5-2 Yıl | ||
1111 Sayılı Askerlik Kanunu | 21 Haziran 1927 | Mızıka 2 Yıl - Jandarma 2,5 Yıl Bahriye 3 Yıl - Diğerleri 1,5 Yıl | |
30 KASIM 1935 | Piyade 18 Ay Jandarma-Gümrük 30 Ay | ||
14 TEMMUZ 1950 | Jandarma-Gümrük 30 Ay Bahriye 3 Yıl - Diğerleri 2 Yıl | ||
01 ŞUBAT 1963 | 24 AY | ||
27 TEMMUZ 1970 | 20 AY | ||
01 MART 1985 | 18 AY | ||
10 EYLÜL 1992 | 15 AY | ||
06 OCAK 1995 | 18 AY | ||
15 TEMMUZ 2003 | 15 AY |
Tabloda ayrıntıları aktarılan 184 yıllık süreç içerinde, 1826-1914 yılları arasındaki dönemde, maaşlı askerlik uygulamasından kura ile askerliğe kadar, içerisinde bedelli askerliğin de (bedeli nakdi ve bedeli şahsi) olduğu farklı yöntemler uygulanmıştır. Bu dönem içerisinde pek çok grup ve kimseye getirilen muafiyetlerin de etkisiyle, askere alma uygulamasında çok da başarılı olunamadığı görülmektedir.
Zorunlu Askerlik ve Profesyonel Ordu
Dünya’da zorunlu askerlik uygulamasının bugünkü anlamda başlangıcı Fransız İhtilali dönemine gitmekle birlikte, uygulama bizde ilk defa 12 Mart 1914 tarihli ve 296 Sayılı Mükellefiyet-i Askeriye Kanun-u Muvakkatı ile başlamaktadır. 1914 tarihinde başlayan zorunlu askerlik uygulaması ile askere almada eskiye nazaran hem yöntem hem de uygulama temelinde başarılı olunmuştur. 1927 yılında yine zorunlu askerliği temel alan ve bugün hala geçerli olan 1111 sayılı askerlik kanunu yürürlüğe girmiştir. 1927 yılından bugüne kadar, süresi kısalmakla birlikte, askere alma usul ve esaslarında önemli bir değişiklik olmadığı görülmektedir.
Bugün, zorunlu askerlik 1111 Sayılı Askerlik Kanunu ve 1076 sayılı Yedek Subaylar ve Yedek Askeri Memurlar Kanunu çerçevesinde farklı statülerde yerine getirilmektedir. Dört yıllık üniversite (lisans) mezunlarından yedek subay adayı olarak seçilenler için 12 ay olan bu süre, aday olarak seçilmeyenler için erbaş ve er olarak altı aydır. Toplam en az üç yıl süre ile fiilen yabancı ülkelerde bulunan yükümlüler ise 21 günlük temel askerlik görevi ve 5112 Euro ödeme ile Dövizle Askerlik hizmetinden faydalanabilmektedirler. Bu şartları taşımayan diğer tüm erkek ve sağlıklı T.C. Vatandaşları için zorunlu askerlik süresi ise erbaş ve/veya er statüsünde 15 aydır.
Mevcut zorunlu askerlik uygulamasının olumlu yönleri:
. Toplumda kısmen birbirine yabancı olan farklı sınıf ve grupların kaynaşmasına katkı sağlamaktadır.
ii. Özellikle alt gelir grubundaki kişilerin eğitim ve sosyalleşme süreçlerine olumlu yansımaktadır.
iii. Bazı askerlerin katıldığı meslek edindirme kursları sayesinde kişileri sivil yaşama hazırlamaktadır.
iv. Doğru kadrolarda etkin çalıştırıldıkları durumda vatandaşların yurt sevgileri ve toplumsal değerlere adanmışlıkları yükselmektedir.
v. Ordu ile toplum arasındaki yabancılaşma ve kopukluğu bir dereceye kadar önlemekte, ordunun dışa tamamen kapalı bir organizasyona dönüşmesini engellemektedir.
Mevcut zorunlu askerlik uygulamasının olumsuz yönleri:
i. Sistem kişileri hiçbir maddi karşılık ödemeksizin 15 ay silâhaltında tutmaktadır.
ii. Devlet bu süreçte, bakmakla yükümlü olduğu aile fertlerinin bakımını üstlenmediği gibi (müracaata bağlı bazı dolaylı tedbirler tanımlanmakla birlikte), yeni Sosyal Sigortalar kanunu düzenlemesine kadar ailelere sağlık güvencesi de sağlamamıştır.
iii. Askere alınan kişilerin çalışmasına ve gelirine bağımlı aileleri için askerlik ekonomik ve psikolojik bir yıkıma dönüşebilmektedir.
iv. İşveren konumunda olan veya kariyer hedefleri olan insanlar için askerlik süreci önemli kayıplara sebep olabilmektedir.
v. Ekonomiye katma değeri fazla olan kişilerin eşit şartlarda askere alınması nedeniyle, milli ekonomi kayba uğramaktadır.
vi. İnsanlar uğurlama törenleri ile askere gönderilse de çoğunluğu gönülsüz ve isteksiz olarak hizmet etmektedir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder